Türkiye’nin Mafya Babaları ve Kabadayıları

Ülkemizde işlenen ciddi suçları derinlemesine inceleyecek olursak, altında yatan tanıdık ve ortak isimlere rastlayabiliriz. Bu isimlerin 140Journos tarafından hazırlanan geçmişte yaptığı icraatların, işledikleri suçların ve şu an bulundukları konumların ayrıntılı bir şekilde anlatıldığı listeye göz atalım.

1. Sedat Peker

Gençliğinde “Reis”, “Ruh Adam” ve “Köroğlu” olarak da tanınan Sedat Peker, “uyuşturucuyla mücadele eden baba” olarak tanınmıştır. Barmen Oğuz Atak cinayeti, çete olaylarına karışmak, tehditle tahsilat yapmak, zorla alıkoymak gibi suçlar sebebiyle aranan Peker, teslim olacağını beyan ederek 19 Ağustos 1998’de Romanya’dan Türkiye’ye getirilmiştir. Hapiste kaldığı süreçte kokoreç makinesi, CINE 5 dekoderi, ekmek kızartma makinesi ve dikiş makinesi gibi eşyaların teminatını sağlayan Sedat Peker, yattığı 50 kişilik koğuşun tabanını halıfleksle kaplattı, duvarlarını boyattı, tuvaletleri kırdırıp yaptırdı, 100 koyun kestirip tutuklu ve hükümlülere dağıttı. İstanbul DGM Savcılığı tarafından Ekim 1998’de Peker ve adamları hakkında 7.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmıştır. Hapisten çıktıktan sonra basın açıklaması yapan Peker, MHP’li olmadığını beyan ederek, siyasi görüşünün pantürkist-turanist olduğunu belirtmiştir. 2004’te Cumhuriyet Savcısı’nın kararıyla Sedat Peker cezaevine gönderilmiştir. “Kelebek Operasyonu” sonucunda 12 yıl hapis cezası alan Sedat Peker, avukatı Özge Yılmaz ile 30 Mayıs 2008’de evlenmiştir. Peker, 2014 yılında tahliye olmuştur.  Yaşamına İstanbul’da devam etmektedir.

2. Alaattin Çakıcı

Gençliğinde Şişli’de ülkücü gruplara dahil olan Çakıcı’nın suç hayatıı bir İETT görevlisini bıçaklamasıyla başlamıştır. Siyasi sebeplerden ötürü 41 kişinin ölümüne sebep olduğu düşünülmektedir. Çek-senet işleriyle uğraşmış, Ankara’da bulunan eğlence mekanlarına haraç baskınları yapmıştır. Eski karısı Uğur Çakıcı’nın cinayeti sebebiyle aranan Alaattin Çakıcı, o sırada canlı yayında Doğru Yol Partisi Genel Başkanı Tansu Çiller’le alakalı yaptığı açıklamalarla Flash TV’nin basılmasına neden olmuştur. İddiaya göre MİT ile olan ilişkisi sayesinde 1987 yılında ”Babalar Operasyonu” olarak bilinen operasyonlarda Türkiye’nin önde gelen mafyaları gözaltına alınırken Çakıcı’ya dokunulmamıştır. Borsacı Adil Öngen’e, Pamukbank Genel Müdürü Burhan Karaçam’a, Emin Cankurtaran’a, Hıncal Uluç’a, Cavit Çağlar’a ve Engin Civan’a yönelik saldırıları azmettirmekle suçlanan Alaattin Çakıcı,1992’de sahte bir pasaport ile yurtdışına kaçmıştır. 17 Ağustos 1998′de Fransız polisi tarafından düzenlenen bir operasyon neticesinde Nice şehrinde yakalanmıştır. Kandıra F Tipi Cezaevi’nde tek kişilik bir odaya konan Alaattin Çakıcı’nın zamanının büyük bir çoğunluğunu muhabbet kuşuyla geçirdiği belirtilmiştir. Alaattin Çakıcı’nın darbe girişiminin ardından denetimli serbestlik süresini 1 yıldan 2 yıla çıkaran ve cezaevlerinden toplamda 93 bin kişinin tahliye edilmesi planlanan süreçte tahliye olacağı iddiaları gündeme gelse de Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı bu yöndeki iddiaları yalanlamıştır. Çakıcı, şu an Bolu F Tipi Cezaevi’ndedir.

3. Hadi Özcan

Mehmet Hadi Özcan’ın 1980 öncesi Ülkü Ocakları Başkanlığı yaptığı bilinmektedir. ”Kocaeli Çetesi” lideri olarak da tanınmaktadır. Hadi Özcan’ın kabarık dosyasında cürüm işlemek niyetiyle teşekkül oluşturma, adam yaralamak, cezaevinde talimatla suça azmettirmek, cezaevinde şahıslardan haraç toplama, çek-senet tahsilatı, adam kaçırma ve araba hırsızlığı gibi suçlar sadece belirli bir bölüm kaplar. Ayrıca Hadi Özcan’ın Ergenekon davası sürecinde Alaattin Çakıcı’yla ters düştüğü iddia edilmiştir. Hadi Özcan Kocaeli’de bulunan Kandıra Cezaevi’nde cezasını çekmektedir.

4. Hüseyin Saral

Hüseyin Saral 90’lı yıllarda Türk ve Romen emniyet güçlerinin birlikte çalıştığı ‘Meriç Operasyonu’ ile Bükreş’te yakalanmasının ardından adını duyurmuştur. Sedat Şahin ve Hüseyin Saral’ın liderliğini yaptığı suç grupları arasında yaşanan çatışmalar basında yer almıştır. Emniyetin Saral’a 2002 yılından sonra düzenlediği yaklaşık 100 operasyonda 1.230 tabanca, 45 uzun namlulu silah, 20 el bombası, 1.255 dinamit lokumu ve birçok mermi ele geçirilmiştir. Saral, 2005 yılında İtalya – Roma’da Sedat Şahin’in ekibi tarafından sokak ortasında öldürülmüştür. Hüseyin Saral’ın öldürülmesine karşılık olarak 2014 Aralık’ta Şahin’in kardeşi Vedat Şahin ve adamı Ferdi Topal’ı Nişantaşı’nda araçları başında öldürülmüştür.

5. Hüseyin Baybaşin

Kürt kökenli olan Hüseyin Baybaşin, Baybaşin Aşireti’ndendir. 1976’da Türkiye’de üzerinde 11 kilogram uyuşturucuyla, 1984’te ise İngiltere’de 6 kilogram uyuşturucuyla yakalanıp 12 yıl hapse mahkum edilmiştir. 80’li yılların sonuna doğru Avrupa’nın en büyük uyuşturucu baronlarından biri haline gelmiştir. 1998 Mart ayında ‘Siyah Lale’ olarak adlandırılan İngiltere, İtalya, Belçika, Almanya ve Hollanda istihbaratı tarafından gerçekleştirilen uluslararası bir operasyonda yeğeni Giyasettin Baybaşin ile Hollanda’da yakalanıp müebbet hapse mahkum edilmiştir. BBC’nin yaptığı araştırmada servetinin 16 milyar dolar civarında olduğu tespit edilmiştir. Hüseyin Baybaşin hala Hollanda’daki Vught Cezaevi’nde tutumaktadır.

6. Nuri Ergin

Karagümrük Çetesi‘nin lideri olarak da bilinen Ergin’in 1997 yılında ünlü Metris Cezaevi’ndeki isyanın sorumlu olduğu iddia edilmiştir. Sibel Can’a fotoğraflı şantaj yapan Can Kuzu, Ergin ve adamları tarafından kaçırılarak işkenceye uğramıştır. Tutuklanıp Afyon Cezaevi’ne nakledilen Nuri Ergin ve kardeşi Vedat Ergin, 1999’da Sabancı suikastı sanığı olan Mustafa Duyar’ı öldürmüşlerdir. Ergin, sonradan Kartal Hapishanesi’nde beraber kaldığı Alaattin Çakıcı ve Erol Evcil ile sürtüşmeler yaşamıştır. Alaattin Çakıcı’nın adamları Karagümrük Spor Kulübü’ne ait olan lokali basıp 10 kişiyi yaralamıştır. Karşılık olarak Ergin’in adamları 19 Nisan 2000’de Çakıcı’nın Gültepe ve Zeytinburnu mıntıkalarındaki 2 kıraathanesine baskın yapmıştır. İki isim arasındaki sürtüşmenin artması sebebiyle Nuri Ergin hala mahkum olarak bulunduğu Uşak şehrindeki E Tipi Cezaevi’ne gönderilmiştir.

7. Fırat Delibaş

‘Hanımağa’ olarak da bilinen Sevgi Özöcal ile çeşitli ortak işler yaptığı bilinmektedir. Sevgi Özöcal ile birlikte bir dönem şarkıcı Cengiz İmren’in koruma işlerini yürütmüştür. 2000’li yıllarda DEHAP’ın Gençlik Kolları’na çeşitli para yardımları yapmıştır. Ekim 2003 tarihinde, İstanbul  –  Beyoğlu’nda gerçekleştirilen eş zamanlı operasyonlar çerçevesinde 30 ayrı mekanına baskın yapılmıştır. Kazandığı kara paralarla 5 adet yarış atı aldığı, her gün neredeyse 1.000 TL’lik ganyan oynadığı tespit edilmiştir. 2006’da, hakkında 41 yıldan 89 yıla kadar hapis cezası istemiyle İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dava açılmasına karşın, ceza evinde yattığı 3 senenin sonunda beraat etmiştir. Delibaş, yaşamına İstanbul’da devam etmektedir.

8. Kürşat Yılmaz

12 Eylül’den önce Ülkücü Gençler Derneği (ÜGD) üyesi olan Yılmaz, çek - senet tahsilatı ve sahte piyango bileti basmak suçlarından yargılanmıştır. Yılmaz, Derya Ayanoğlu’nun babası armatör Osman Ayanoğlu’nun öldürülmesiyle bağlantısı olduğu iddiasıyla gözaltına alınıp delil yetersizliği sebebiyle serbest bırakılmıştır. 92’de Kayhan Güvelioğlu’nu öldüren Yılmaz, 19 yıl ağır hapis cezasına çarptırılmıştır. Dört kez hapisten firar eden Yılmaz, 25 Temmuz 1998’de Bulgaristan’ın Varna kentinde kaldığı otel odasında tekrar yakalanmıştır. Yılmaz, 15 Temmuz 1999’da Kuşadası eski Belediye Başkanı Lütfi Suyolcu’yu öldüren tetikçi Fırat Erdoğan’ı azmettirdiği gerekçesiyle suç ortağı Yavuz Kaşıkçı’yla birlikte ömür boyu hapis cezasına çarptırılmıştır.

9. Erol Evcil

10. Dündar Kılıç

Ünlü kabadayılardan biri olan Avni Çakıroğlu’nu silahla yaralamasıyla tanınan Kılıç, bu dönemde adam yaralama ve ruhsatsız silah taşıma suçları sebebiyle cezaevine girmiştir. 1984 senesinde yapılan ünlü ”Babalar Operasyonu” sebebiyle sorguya alınmıştır. Kızı Uğur Kılıç’ın de içine karıştığı Civangate skandalında adı geçen Kılıç, Susurluk olayı sonrası Türkiye Büyük Millet Meclisi Araştırma Komisyonu tarafından ifade vermeye çağrılmıştır. 1994 senesinde Turgut Özal’ın eşi Semra Özal’ın özel ricasıyla Selim Edes ve Engin Civan isimleri arasındaki anlaşmazlığı çözmek için aracı olmuştur. Dündar Kılıç, arabuluculuğu sebebiyle damadı olan Alaattin Çakıcı ile karşı karşıya gelmiştir. Kızı Uğur Kılıç, Çakıcı’dan ayrıldıktan hemen sonra Çakıcı’nın adamları vurulmuştur. Dündar Kılıç, 1999 yılının 10 Ağustos günü İstanbul’da üst solunum yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetmiştir.

11. İdris Özbir

1980’lerde kulüplerde ve barlarda fedailik yapan Kürt İdris, hazine bulunan arazilerini parselleyip satmak, çek-şenet tahsilatı yapmak, kasten adam yaralamak, adam kaçırmak ve ulusrarası civaoksit kaçakçılığı yapmak suçlarından aranmıştır. Ölmeden önce gazetecilere verdiği bir demeçte; “Mustafa Kemal’e, İsmet Paşa’ya, Kenan Evren’e ‘baba’ diyen bu millet bana da baba demiştir, sağ olsun” demiştir. Özbir’in, İbrahim Tatlıses’i ve Bülent Ersoy’u kendi himayesine alıp yeraltı dünyasından isimlerle tanıştırdığı iddia edilmiştir. İdris Özbir yargılanmaya devam ederken 2002’de akciğer kanseri sebebiyle hayatını kaybetmiştir.

12. İsmail Hacısüleymanoğlu

Ekim 1977’de Hollanda’da yakalanan 3.7 ton esrarın sahibi olduğu düşünülen Dündar Kılıç’ın eniştesi İsmail Hacısüleymanoğlu, MHP’ye yaptığı para yardımlarıyla tanınmıştır. Mart 1979’da bir tartışma sonucu Semiramis Gazinosu’nun patronu ve şef garsonunu öldürerek yurtdışına kaçmıştır. Bu davada 36 yıl hapse mahkum edilen Hacısüleymanoğlu, İngiltere’de “Ali Osman” kimliğiyle yakalanmıştır. Oflu İsmail, 1987’de Hollanda’da tutuklanmasına rağmen Türkiye’de idam cezasıyla yargılandığı için iade edilmemiştir. Uyuşturucu satmak, uyuşturucu kaçakçısı İbrahim Çalışkan’ın ölüm emrini vermek, Bulgaristan bağlantılı uyuşturucu ve silah kaçakçılığı ile suçlanmıştır. Hacısüleymanoğlu, Mayıs 2006’da Türkiye’ye iade edilmiştir ve 2015 yılında akciğer yetmezliğinden hayatını kaybetmiştir.

13. Kurban Yazoğlu

Etiler, Acarkent ve Beşiktaş’ta kumarhane işlettiği söylenen Yazoğlu, ”Arnavut Sami” takma isimli Sami Hoştan ile ortaklık kurmuştur. İbrahim Tatlıses, Haluk Ulusoy, Aydın Doğan, Rahmi Koç gibi bir çok ünlü iş adamı ve sanat dünyasından olan kişilere güvenlik sağladığı iddia edilmiştir.

14. Şeref Yazoğlu

Şeref Yazoğlu, ”Oflu Osman” takma isimli Osman Cevahiroğlu’nun yeğeni ve Kurban Yazoğlu’nun kardeşidir. Şeref Yazoğlu’nun adamları, ”Bakırköy çatışması” olarak bilinen Bakırköy Adliyesi önündeki çatışmada yer almıştır. Şeref Yazoğlu’nun resmi kayıtlara göre dosyasındaki suçlar şunlardır: kumarhane işletmek, haraç kesmek, yasadışı otopark işletmek, kasten adam yaralamak. ”Kazan Yemek” isimli toplu yemek şirketini kurmuştur ve işlerine burada devam etmektedir. Son zamanlarda eğitim alanında yer aldığı bilinmektedir.

15. Örfi Çetinkaya

İlk olarak sigara kaçakçılığı suçlamasıyla aranan Örfi Çetinkaya, 12 Eylül askeri müdahalesinden arananlar listesinde yer alırken silah, mermi ve gümrük kaçakçılığı suçlarından 9 Aralık 1980’de yakalanmıştır, ancak kısa bir süre sonra serbest kalmıştır. Çetinkaya, 18 Mayıs 1988’de İstanbul Etiler’de polisin dur uyarısına karşın kaçmaya çalışırken açılan ateşle belinden vurulmuştur. “Altın Hilal” operasyonunda adı geçen Çetinkaya, 2000’de İstanbul Bahçeşehir’deki evinde ‘Matador Operasyonu’yla yakalanmıştır. Tutuklanıp Kartal Cezaevi’ne konulan Çetinkaya, sağlık sorunları sebebiyle 25 Haziran’da 2003’te tahliye edilmiştir. Cezaevinden çıktıktan sonra eski işine devam eden Çetinkaya “Son Tango” operasyonunun ardından tutuklanarak cezaevine girip kısa bir süre sonra sağlık sorunları sebebiyle yeniden tahliye edilmiştir.

16. Hasan Heybetli

Hasan Heybetli, Arap Hüso takma adıyla bilinen zamanın ünlü kabadayılarından Hüseyin Heybetli’nin oğludur. 1979’da babası ölünce, işleri tamamen devralıp İstanbul Meyve ve Sebze Hali’nin haraç işine başlamıştır. Birçok kez kasten adam yaralama ve haneye tecavüz olaylarında yer aldığı söylenmektedir. Muazzez Abacı’ya aşık olan Hasan Heybetli, uzun seneler boyunca sanatçıyı evliliğe razı etmek için uğraşı verip magazin haberlerinde boy göstermiştir. Abacı’nın çalıştığı tüm gazinolara her gün 24 adet aşkı simgeleyen kırmızı gül gönderen ve Muazzez Abacı’ya ait evin önünü çiçeklerle donatan Hasan Heybetli, Abacı ile iki kısa evlilik gerçekleştirmiştir. Muazzez Abacı ile ikinci defa nişanlı olduğu sırada iki kişiyi öldürmüştür. 2004 yılında şarkıcı Kader Çetintürk’ün de adının karıştığı bir gaspa teşebbüs davasından 2 yıllığına cezaevine gönderilmiştir.

17.

Özgecan Aslan’ın katilini ve babasını cezaevinde vurarak öldürüldüğü iddia edilen Ahmet Tekin Baykal, 1997 yılında çete lideri olduğu iddiasıyla tutuklanmıştır. Cezaevinden çıktıktan sonra tekrar suç örgütü kurduğu gerekçesiyle cezaevine girmiştir. İbrahim Çiftçi’nin öldürülmesi olayında azmettirici olduğu iddialarıyla da yargılanmıştır. Zorla çek senet tahsilatı, yağma, adam kaldırma, iş yeri kurşunlama iddiaları üzerine 2008 yılında “Anafor Operasyonuyla” gözaltına alınmıştır.

18. Sami Hoştan

Susurluk davası hükümlüsü, Ergenekon davası sanığı Sami Hoştan, Eski İstanbul Sheraton Oteli Gazinosu’nun ortaklarındandır. 2. MİT Raporu’nda DHKP/C örgütü ile ilişkili olduğu, İspanya, Hollanda ve Kolombiya bağlantılı uyuşturucu kaçakçılığı yaptığı ileri sürülmüştür. Raporda ayrıca, Tarık Ümit’in kaçırıldıktan sonra Abdullah Çatlı tarafından Hoştan’a ait çiftlikte sorgulandığı da iddia edilmiştir. 96 senesinde gerçekleşen Susurluk’taki trafik kazasının sonrası ortaya çıkan karanlık ilişkilerle ilgili 14 sanığın yargılandığı davanın kararına göre Hoştan dört yıl hapis cezasına çarptırılmıştır. Ergenekon davasında silahlı terör örgütüne üye olma ve 6136 sayılı kanuna muhalefet suçlamalarıyla tutuksuz yargılanmıştır. Uzun süre karaciğer kanseri tedavisi gören Sami Hoştan 11 Mayıs 2015’te hayatını kaybetmiştir.

19. Abdullah Uçmak

1998 yılında katıldığı Arena programında İbrahim Tatlıses’i ölümle tehdit eden Abdullah Uçmak, 2011 yılında İbrahim Tatlıses’i kalaşnikofla başından vurmasıyla ülke gündemine bomba gibi düştü. Tatllıses’i vurmaktan 36 yıl hapis istemiyle yargılanan Uçmak, duruşma sırasında Tatlıses’e ettiği küfürle gündeme geldi.

20. Osman Cevahiroğlu

Kumar ve uyuşturucudan kazandığı parayı, turizm ve inşaat sektöründe harcayarak büyük yatırımlar gerçekleştiren Oflu Osman, 2003 ilkbaharında Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan tarafından hastanede ziyaret edilmişti. 2004’te hayatını kaybeden Cevahiroğlu, Grand Cevahir Otel’in sahibi İbrahim Cevahiroğlu’nun kuzenidir.

21. Fevzi Öz

Fevzi Öz, Amcasının oğlunun vurulması sebebiyle başlayan kan davası nedeniyle bir kişi öldürdü ve cezaevine girdi. 1974’te aftan yararlanarak çıktı. 1980’de Kürt İdris (Özbir) ve Mustafa Çapan’ı kaçırmak gibi birçok suçlamadan beraat etti. İlk MİT raporunda, adı hayali ihracat ve para aklama işlerinde yer alırken 1988 yılında uyuşturucu, polis dinleme cihazı ve tabancayla yakalanarak, tutuklandı. 30 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Kaynak: 140journos